Discover millions of ebooks, audiobooks, and so much more with a free trial

Only $11.99/month after trial. Cancel anytime.

Her Hali Güzel İnsan
Her Hali Güzel İnsan
Her Hali Güzel İnsan
Ebook163 pages2 hours

Her Hali Güzel İnsan

Rating: 0 out of 5 stars

()

Read preview

About this ebook

Varlığın özü, yaratılışın en anlamlı nüktesi Hz. Muhammed’dir. O, yaratılış ağacı itibarıyla hem bir ilk hem de son gibidir. Varlık bir şiir gibi O’nun adına nazmedilmiş, vücudu ise bu manzumenin âdeta en son kelimesi gibidir.
O, bir İftihar Tablosu idi; ruhu varlık kitabının besmelesi, mesajı da fatihası olmuştu. Bu, Allah Resulü’nün misyonunu bilenler için apaçık bir gerçektir. Biz O’nu, varlığın yüzüne çaldığı nur sayesinde kâinatı temaşa edilen bir meşher ve okunan bir kitap haline getirmekle tanıdık. Bu itibarla da insanlık, özellikle de ümmet-i Muhammed, Rahmet Peygamberi’ne intisapla ne kadar övünse azdır.
Bu kitap, klasik bir siyer kitabından farklı olarak Peygamber Efendimiz’i anlatmaktadır. Allah’ı anlatması, İslam’ı tebliğ edişi, ahlakı, insan ilişkileri, mucizeleri ve daha birçok konu Risale-i Nur külliyatının gölgesinde sade bir dille kaleme alınmış.

LanguageTürkçe
Release dateApr 6, 2020
ISBN9780463675144
Her Hali Güzel İnsan
Author

Emin Osman Uygur

EMİN OSMAN UYGUR1966’da, bir Temmuz günü gelmişim dünyaya. Meyve ağaçlarının ve ormanların yemyeşil dünyası ile az ötede sanki ebede uzanmış masmavi bir deniz iklimi arasında geçti kimliksiz yıllarım... Yıldızlara bakarak uyudum yaz gecelerinde... Kâinat ve etrafımdaki varlıklar müthiş bir laboratuvar gibiydi benim için... Ne yazık ki çocukluk yıllarımın o heyecan ve gözlem aşkı, uzun süre bir yerlerde bekleyecekti. Ve ben kaderin çizdiği yolda eğitim dünyasında buldum kendimi. Belki de okumanın, tefekkürün verdiği ilhamlar, beni zihinsel keşifler yapmaya yönlendirdi. Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliğini bitirdikten sonra özel ve resmi kurumlarda 25 yıl görev yaptım. Bu arada Sızıntı dergisi ile tanıştım ve bu dergide yazma imkânı buldum; Çağlayan’a evrildiğinden beri de yazmaya devam ediyorum. Ve yazmayı her zaman konuşmaya tercih ediyorum.Crab Publishing’den çıkan diğer kitaplarım:1.Meriç’e Düşen Dua2.Çekirdekte Tefekkür Deneyi3.Gece Yağıyordu Üstümüze4.Cennetin Son Yolcusu5.Bu Yol Uzundur

Read more from Emin Osman Uygur

Related authors

Related to Her Hali Güzel İnsan

Related ebooks

Reviews for Her Hali Güzel İnsan

Rating: 0 out of 5 stars
0 ratings

0 ratings0 reviews

What did you think?

Tap to rate

Review must be at least 10 words

    Book preview

    Her Hali Güzel İnsan - Emin Osman Uygur

    HER HALİ

    GÜZEL İNSAN

    Emin Osman Uygur

    Published by Crabs Publishing at Smashwords

    Copyright © 2018 Crabs Publishing

    Tüm hakları saklıdır. Bu yayının herhangi bir bölümü, yayınevinin önceden izni olmaksızın, hiçbir formatta ve hiçbir amaçla çoğaltılamaz, dağıtılamaz, yayılamaz, bir veri tabanı veya bilgi kurtarma sisteminde saklanamaz.

    Bu e-kitap sadece sizin kullanımınız için lisanslanmıştır. Bu e-kitap başkalarına tekrar satılamaz veya verilemez.

    Eğer bu kitabı paylaşmak istiyorsanız lütfen her birey için bir kopya satın alın. Eğer bu kitabı okuyorsanız fakat satın almadıysanız veya sadece sizin kullanımınız için satın alınmadıysa lütfen satın alan kişiye iade edin ve kendinize bir kopya satın alın.

    Yazarımızın emeğine saygı gösterdiğiniz için teşekkür ederiz.

    Her Hali Güzel İnsan / Emin Osman Uygur

    Yayın No: 36

    Dini eser: 4

    Emin Osman Uygur Eserleri: 6

    Yayın yönetmeni: Halit Emre Yaman

    Editör: Mehmet Ali Özcan

    Kapak tasarımı: Nazende Bahar

    Teknik hazırlık: Yücel Darcan

    Yayın tarihi: 2020

    Dijital ISBN:

    e-posta: crabspublishing@gmail.com

    Twitter: @CrabPublishing

    EMİN OSMAN UYGUR

    1966’da, bir Temmuz günü gelmişim dünyaya. Meyve ağaçlarının ve ormanların yemyeşil dünyası ile az ötede sanki ebede uzanmış masmavi bir deniz iklimi arasında geçti kimliksiz yıllarım… Yıldızlara bakarak uyudum yaz gecelerinde... Kâinat ve etrafımdaki varlıklar müthiş bir laboratuvar gibiydi benim için… Ne yazık ki çocukluk yıllarımın o heyecan ve gözlem aşkı, uzun süre bir yerlerde bekleyecekti. Ve ben kaderin çizdiği yolda eğitim dünyasında buldum kendimi. Belki de okumanın, tefekkürün verdiği ilhamlar, beni zihinsel keşifler yapmaya yönlendirdi. Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliğini bitirdikten sonra özel ve resmi kurumlarda 25 yıl görev yaptım. Bu arada Sızıntı dergisi ile tanıştım ve bu dergide yazma imkânı buldum; Çağlayan’a evrildiğinden beri de yazmaya devam ediyorum. Ve yazmayı her zaman konuşmaya tercih ediyorum.

    Crab Publishing’den çıkan diğer kitaplarım:

    Meriç’e Düşen Dua

    Çekirdekte Tefekkür Deneyi

    Gece Yağıyordu Üstümüze

    Cennetin Son Yolcusu

    Bu Yol Uzundur

    Her Hali Güzel İnsan

    İÇİNDEKİLER

    NİYET

    ONU TANIMAK BAHTİYARLIKTIR

    FARKLI VE MÜKEMMEL ÖZELLİKLER

    SIRA DIŞI BİR ÇİZGİ

    HAKİKİ MUALLİM

    O’NUN YOLUNDA

    HER ASRIN IŞIĞI

    O NUR İLE YOL BULMAK

    HARİKULADE BİR ZAT

    Müşeffah

    Ahyed

    Ahmed

    Faraklit

    Munhamenna

    Muhammed

    sallallahu aleyhi ve sellem

    Bizi insan olarak yaratan ve bize Hz. Muhammed’i (sallallahu aleyhi ve sellem) rehber olarak gönderen Allah’a kâinatın zerratı adedince hamd ederiz.

    Ve minnettarız o zata ki bizlere ahiret yurdunun yolunu gösterdi, bizlere merhametli, şefkatli bir peygamber oldu ve şefaat hakkını ahiret yurduna bıraktı.

    NİYET

    Biz bütün peygamberlere inanıyoruz. Onların getirdiği mesajları tasdik ediyoruz. Çünkü hepsini Allah görevlendirmiştir. Hepsi de tek bir gaye için vazife yapmıştır. O da insanları, istikamet üzere bir hayata davet etmek. Bu yüzden son peygamber İbrahim (as) olsaydı bizi onun peşinden gidecektik. Musa (as) olsaydı, İsa (as) olsaydı onların yolunu takip edecektik.

    Ama Allah dünyanın sonuna son nebi olarak Hz. Muhammed’i (sallallahu aleyhi ve sellem) seçmiş. Ve onu diğer nebilerde, resullerde olmadığı kadar esmasına ayine yapmış. Ve biz diğer nebileri, resulleri de onun hayatına bakarak daha iyi anlayabiliyoruz.

    Ve işin özü, günümüzün geçerli davetçisi, önceki elçilerin de müjdelediği Son Nebi’dir (aleyhisselatü vesselam).

    Bu çalışmada Risale-i Nur külliyatında Allah Resulü’nden bahsedilen pasajlardan veya bölümlerden ya mana olarak yorumlayarak ya da alıntı yaparak bir gül buketi hazırlamak istedik. Ve bunu da aczimize güvenerek Her Hali Güzel İnsana ithaf etmeye niyet ettik.

    ONU TANIMAK BAHTİYARLIKTIR

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    İnsanların en güzeli, en mütevazısı, en cömerdi, en vefalısı, en çok ağlayanı, en dertlisi, en mütebessim çehrelisi ve her hali en güzel en müstesna insan…

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    O, her sözünde doğruydu; şaka dahi olsa yalan söylemezdi. Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), dünya ve ahiret hayatını anlatırken, El Emin sıfatı hep yanında oldu. Bu nedenle hiç kimse ona yalan isnadında bulunamadı.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    Efendimiz’in (aleyhisselatü vesselam) bizzat kendisi, Allah’ın birliğine ve ahirete en büyük delildir. Allah’ı isim ve sıfatlarıyla bilmek isteyen ya Efendimiz’e ya kâinata veya Kur’an-ı Kerim’e bakar. Kur’an-ı Kerim, kitap halinde; kâinat ilim ve sanat halinde; Efendimiz de bir hayat halinde Allah’ı bize anlatır.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    Peygamber Efendimiz, peygamberler içinde müstesna bir yere sahipti. Âdem (as) Safiyyullah, Musa (as) Kelimullah, İsa (as) Ruhullah, İbrahim (as) da Halilullah unvanlarını almışlardı. Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) ise en güzel unvan olan Habibullah ünvanını almıştı. Çünkü O, en sevgilidir.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    O, Hz. Âdem’den (as) Hz. İsa’ya (as) kadar bütün peygamberler tarafından müjdelenmişti. Ahir zaman peygamberi olarak nam salan Efendimiz, dünya hayatını son zamanlarında yeryüzüne teşrif buyurup ölmek üzere olan insanlığa bir daha canlılık kazandırmıştı ve bu canlılık hâlâ devam etmektedir ve kıyamete kadar da devam edecektir inşallah.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    Allah, insanı çok özel bir surette yaratmıştır. Bu, Allah’ın, insana çok değer verdiğini gösterir. Başta dünyanın çok güzel şekilde düzenlenmesi, hazırlanması ve içindeki sayısız nimet bu değere işaret ediyor. Bundan da önemlisi, Allah insanları tehlikelere karşı uyarmak, onlara en güzel yolu göstermek için peygamberler göndermiş olmasıdır. Bütün peygamberler, hayatları boyunca tevhit ve ahiret inancını anlatma, yaşatma ve buna bağlı olarak Allah’a kul olma yolunu gösterme gayreti içinde olmuşlardır. Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) hayatı da şirki, küfrü insanların kalplerinden silmek ve o kalpleri imana hazır hale getirmeye çalışmakla geçmiştir. Bunu yaparken kimseyi zorlamamış, kimseye kırıcı bir söz söylememiştir.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    Peygamberimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), dünya ve ahiret yolunda şaşmaz bir rehberdir. Onun rehberliğinde yol alan herkes, kısa zamanda gerçek huzura kavuşmuştur. Onun yolu olan sünnet, hayatımızın her anını aydınlatmaya, bereketlendirmeye yeter. Onun yanında bulunan sahabe efendilerimiz, onun nurlu dersleriyle birer yıldız olmuşlardı. Onlardan sonra da binlerce âlim, onun rehberliğinde insanlara yol göstermişlerdi.

    Bilinmeyen bir yere iyi bir rehberle gidilir; ahiret yolunu en iyi bilen rehber de Efendimiz’dir (sallallahu aleyhi ve sellem). Ahiret yolunda, rahat bir şekilde hareket etmek için ondan başka rehber aramaya gerek yoktur.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    Efendimiz sallallahu aleyhi ve selleme inanmayanlar dahi onu takdirle yâd etmişlerdir. Onun yönetim anlayışı, savaş stratejisi, öğretmenliği, hitabeti hep beğenilmiş ve dünyanın dört bir yanında hayata aksettirilmiştir. Her haliyle insanlara güven veren o yüce insan, hiç kimseye -bir defa olsun- hayal kırıklığı yaşatmamıştır.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    Efendimiz, konuşmada da eşsizdi. Ve mâ yantiku an’il hevâ / O kendi nefsinden, hevasından konuşmaz (Necm, 3) ayetinin işaretiyle kendi isteği doğrultusunda değil, Allah’ın bildirdiği doğrultuda konuşurdu. Zaten o, yeryüzüne Allah’ı anlatmaya gelmişti. Efendimiz (aleyhisselatü vesselam), çok güzel konuşurdu. Tane tane konuşur, bazı sözlerini üç defa tekrarlardı. Onu dinleyen onun sözlerini unutmazdı. O asla boş konuşmazdı. Her sözünde binlerce hikmet vardır. Konuşmaları o kadar güzeldi ki, saatlerce konuşsa, kimse sıkılmazdı. O, o kadar güzel konuşmuş ki, asırlar geçtiği halde, sözleri yeni söylenmiş gibi taptaze.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    O, muhatabına göre konuşur ve muhatabın gönlünü fethederdi. Bir yerde kumandan olur ve askere strateji anlatır; başka bir yerde mü’minlere hatip olur, onlara doğruları anlatır; bir başka yerde de bir arkadaş olur, yolda giderken birine öğütler verirdi. Konuşmak, Allah’ı anlatmak için bir vesile idi onda.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    Efendimiz, öyle bir hatipti ki, onun hitabı, konuşması bütün asırların tepelerinde gezindi. Asırlar geçtikçe onun sözlerinin güzelliği, doğruluğu daha iyi anlaşıldı. İnsanlık başka vadilerde doğruları ararken, onun inci-misal sözlerini görünce, o sözlere hazine bulmuş gibi sarıldı ve boşa geçen zamanlarına esefler etti. Çünkü Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem), insanlık için söylenecek bütün sözleri söylemişti.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    Efendimizi gören Allah’ı hatırlıyordu. Çünkü o her fırsatta O’nun birliğini, kudretini, hikmetini, merhametini anlatıyordu insanlara. Şimdi de onun manevi iklimine girenler, Allah’a kulluk zevkine eriyorlar. Onun nurlu hayatı şimdi de inanan gönüllere en güzel misal olmaya devam ediyor. Namazda Allah’a yönelen Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem), oruçla yönelişine bir derinlik katıyor, tavafla bunu gökler ötesine taşıyor, sohbetleriyle iman edenleri de O’na yöneltiyor… Velhasıl Efendimiz, hayatın her karesinde Allah’a yönelme ve kulluk etme canlılığı sergiliyordu.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    Peygamberimiz, hayatta Allah’ın güzel isimlerin canlı şahidiydi. Allah Cemil’dir, yani güzeldir. Peygamberimiz haliyle, kavliyle, fiilleriyle güzeldi. O, ahlaken en güzel insandı. Onun ahlakı, Kur’an’la özdeşleşmişti. O, güzel ahlakı tamamlamak için gönderilmişti. Allah’ın Cemil ismini hayatıyla sergiliyordu. Allah’ın Rahim ismi Efendimizde çok güzel parlıyordu. Merhamet peygamberi, insanların cehenneme düşmemesi için çırpınıyordu.

    Bu yüzden ümmeti için gözyaşları döküyor, herkesin uyuduğu zamanlarda Allah’a secde ediyor ve yalvarıyordu. Rahmet peygamberinin rahmeti bütün âlemi kuşatıyordu. Allah’ın kudreti yine onda en güzel şekilde tecelli ediyordu. Mesela, şehadet parmağını göğe uzatıyor ve ay iki parça oluyordu.

    Allah, Hayy’dır; yani hayat sahibidir. Hayat da Hayy isminin bir tecellisidir. Hayatı nasıl yaşamak gerek, en güzle hayat nasıl olmalı, ebedi hayata nasıl hazırlanılır; bütün bu soruların cevapları da Efendimiz’in hayatında en güzel şekilde görülmektedir. Hangi güzel isme baksak, mutlaka o ismin misali Efendimiz’de vardır.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    Efendimiz, insanlar içinde bir insan gibi yaşıyordu. Çok yüksek sıfatlarla mücehhez olmasına rağmen, çok mütevazı bir hayat sürüyordu. Bir yandan insanlara bir yandan da cinlere iman derslerini tebliğ ediyordu. Bir zaman Cebrail’le görüşüyor, ondan Allah’ın emirlerini dinliyor, emirlerin uygulanmasında ondan istifade ediyordu. Hem de hiçbir varlığa nasip olmayan bir konuşmaya mahzar oluyordu ve Miraç’ta Ezeli ve Ebedi olan Allah ile konuşuyordu.

    Onu tanımak, bahtiyarlıktır…

    Peygamber Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) hayatında korkunun yeri yoktu. Onun korkusu sadece Müslümanların şeytanın tuzağına ve dünya sevgisine düşme ihtimali korkusuydu. Ne acımasız Ebu Cehil ne de savaşlarda hücum üstüne hücum düzenleyen

    Enjoying the preview?
    Page 1 of 1