Discover millions of ebooks, audiobooks, and so much more with a free trial

Only $11.99/month after trial. Cancel anytime.

Psikolojik Görüşme Deneyiminde Teknolojinin Kullanımı Üzerine: Bir Sanal Simülasyon Örneği
Psikolojik Görüşme Deneyiminde Teknolojinin Kullanımı Üzerine: Bir Sanal Simülasyon Örneği
Psikolojik Görüşme Deneyiminde Teknolojinin Kullanımı Üzerine: Bir Sanal Simülasyon Örneği
Ebook78 pages36 minutes

Psikolojik Görüşme Deneyiminde Teknolojinin Kullanımı Üzerine: Bir Sanal Simülasyon Örneği

Rating: 0 out of 5 stars

()

Read preview

About this ebook

Son zamanlarda, teknolojik araçların gelişmesi ve rol yapma, standart hasta gibi geleneksel simülasyon yöntemlerinin bazı kısıtlılıkları sebebi ile yeni bir simülasyon yöntemi olan sanal danışan uygulamalarının gündeme geldiği görülmektedir. Psikoloji alanında sanal gerçeklik içeren teknoloji kullanımının 90’lı yıllara dayandığı, özellikle çeşitli psikolojik rahatsızlıklara yönelik geliştirilen uygulamaların olduğu ve bu uygulamaların günümüzde kanıta-dayalı müdahale yöntemlerinden biri olarak değerlendirildiğini söylemek mümkündür.


Zaman içerisinde ise psikolojik rahatsızlıklara yönelik olan ilginin eğitim alanına da kaydığı ve sanal danışanların ‘doğumu’ ile psikoloji alanındaki sanal gerçeklik çalışmalarında yeni bir boyut kazandığı söylenmektedir. Sanal danışanın birçok uygulama türünü barındıran bir terim olduğunu ve temel olarak teknoloji aracılığı ile iletişim kurulan içeriğe sahip uygulamalar olarak tanımlanmaktadır. Tıp alanı başta olmak üzere çeşitli sağlık disiplinlerinde pratik yapma, eğitim amaçları ile sıklıkla kullanımına rastlansa da psikoloji alanı için aynı şeyi söylemek pek mümkün değildir. Özellikle psikoloji alanına teknolojinin dahil edilmesinin görece geç olduğu ülkemizde bilindiği kadarı ile bu amaç ile geliştirilmiş bir uygulama bulunmamaktadır. Bu nedenle teknolojik bir simülasyonun psikoloji alanına özgü olarak incelenmesi ve ülkemizdeki psikoloji bölümü öğrencilerinde nasıl bir karşılık bulacağı bu kitapta yer alana çalışmanın temel merak kaynağını oluşturmuştur.


Bu merak doğrultusunda pilot bir sanal psikolojik görüşme simülasyon programı geliştirilerek çeşitli açılardan değerlendirilmesi hedeflenmiştir. Özellikle Covid-19 pandemisinden sonra teknolojik araçların eğitim sürecinde daha da önem kazanmasıyla birlikte mevcut araştırmanın sanal danışan içeren simülasyonlar kapsamında başta klinik psikoloji alanına olmak üzere bu konuya ilgi duyan tüm disiplinlere ve kişilere katkı sunması umulmaktadır.

LanguageTürkçe
Release dateSep 8, 2022
ISBN9786258196054
Psikolojik Görüşme Deneyiminde Teknolojinin Kullanımı Üzerine: Bir Sanal Simülasyon Örneği

Related to Psikolojik Görüşme Deneyiminde Teknolojinin Kullanımı Üzerine

Related ebooks

Reviews for Psikolojik Görüşme Deneyiminde Teknolojinin Kullanımı Üzerine

Rating: 0 out of 5 stars
0 ratings

0 ratings0 reviews

What did you think?

Tap to rate

Review must be at least 10 words

    Book preview

    Psikolojik Görüşme Deneyiminde Teknolojinin Kullanımı Üzerine - Psk. Dr. Gamze Gültekin

    Yazar Hakkında

    Psk. Dr. Gamze Gültekin, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden 2012 yılında mezun oldu. Doğuş Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Klinik Psikoloji alanındaki yüksek lisans programından 2015 yılında, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Klinik Psikoloji alanındaki doktorasını 2022 yılında tamamladı. Doktora eğitimi sırasında Barcelona Üniversitesi’nde bir dönem süresince araştırmacı olarak farklı projelerde yer aldı. Güncel olarak ilgilendiği araştırma konusu çeşitli amaçlara yönelik psikoloji alanında teknoloji kullanımı olmakla birlikte araştırma konuları arasında ayrıca karanlık kişilik özellikleri, öz-farkındalık duyguları, psikoterapide bütünleşme yaklaşımı bulunmaktadır.

    Yazarın Notu

    Bu kitap, Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Psikoloji (Klinik Psikoloji Modülü) Doktora Programı kapsamında yürütülen doktora tezimde geliştirilen teknolojik programın kullanımına dair kuramsal arka planı, yöntemi ve sonucunu içermektedir. Özellikle Covid-19 pandemisinden sonra teknolojik araçların eğitim sürecinde daha da önem kazanmasıyla birlikte mevcut araştırmanın sanal danışan içeren simülasyonlar kapsamında başta klinik psikoloji alanına olmak üzere bu konuya ilgi duyan tüm disiplinlere ve kişilere katkı sunması umulmaktadır.

    Başta araştırma sürecinde her zaman bilgisiyle yol gösteren ve yeniliğe açık olmasıyla beni bu konuda çalışmaya cesaretlendiren doktora tez danışmanım Sayın Prof. Dr. Orçun Yorulmaz’a olmak üzere, kitapta sunulan programın teknik açıdan oluşturulmasına vesile olan Hilmi Araz ile Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Sayın Doç. Dr. Kökten Ulaş Birant’a teşekkürlerimi sunarım.

    GİRİŞ

    Geçmişten günümüze teknolojinin ulaşacağı seviye merak konusu olmuştur. Gelecekteki teknoloji senaryolarına dair kehanetlerin öne sürülmesi ve bilimkurgu yapıtlarında çeşitli tasvirlerin sunulmasının yanında bilim dünyasında da geleceğe ilişkin tahminlerde bulunulduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Örneğin, bu kitabın ilgi alanı doğrultusunda teknolojinin bir türü olan sağlık eğitiminde simülasyonun kullanılmasına ilişkin Stanford Üniversitesi’nden tıp alanında Prof. Dr. David Gaba’nın yaklaşık 20 yıl önce 2025 yılına dair senaryolardan söz ettiği görülmüştür (Gaba, 2004: i7). Söz edilen senaryolardan iyimser olanı özetle simülasyonun çeşitli sağlık alanlarında öğrencilere yönelik yaygın olarak kullanılacağı, hatta halkın sağlık hizmetlerine duyduğu güvensizlik nedeni ile bu alanda çalışan kişilerin eğitimine standartlar getirebilmek adına bu tür uygulamaların kullanımını destekleyeceği yönündedir. Söz edilen diğer senaryo ise karamsar bir yaklaşım içermektedir. Bu yaklaşım özetle simülasyon çalışmalarına olan ilginin başlangıçta kayda değer düzeyde olacağı ancak sonrasında beklenen etkiyi yaratmayarak yaygın olarak kullanılmayacağı; gerçek yaşamda neredeyse sıfıra yakın bir etki yaratacağı; halkın güvenilir ya da kaliteli hizmet beklentisinden ziyade sadece sağlık hizmetlerine erişime önem vereceği, bu sebeple de daha güvenilir sağlık hizmetleri ya da daha iyi bir eğitim için halkın talebinin düşük olacağı; uzun vadeli ve seçkisiz kontrollü simülasyon çalışmalarının fonlanmayacağı gibi öğeleri içermektedir (Gaba, 2004: i8).

    Bazı bilimkurgu yapıtlarının öngördüğü tarihleri deneyimlemiş olarak tahminlerin elbette tamamı olmasa da kısmi olarak gerçekleştiği söylenebilir. Peki Gaba’nın (2004: i7) öne sürdüğü öngörü tarihi oldukça yaklaşan simülasyonun sağlık alanı eğitiminde kullanılmasına ilişkin yaklaşımlar için ne söylenebilir? Kendi tahminini daha orta bir yerde tutan Gaba’nın (2004: i9) senaryo tahminleri arasında hangisinin gerçekleşeceği, geçmişten beri süren ortak merak güdüsüne ek olarak mevcut çalışmanın da bilimsel merakının temelini oluşturduğu söylenebilir. Psikoloji alanına özgü olarak söz edilen senaryolar düşünüldüğünde, günümüzdeki durum doğrultusunda henüz simülasyonun ana akım olarak yer almadığının açıkça görüldüğü ancak henüz net bir çıkarım yapmak için erken olduğu söylenebilir. 2025 yılına oldukça az bir zaman kalmasına rağmen erken olarak nitelendirilmesinin nedeni araştırma fonlarının teknoloji ile ilişkili projelere desteğinin, teknolojinin gelişme hızının

    Enjoying the preview?
    Page 1 of 1