Discover millions of ebooks, audiobooks, and so much more with a free trial

Only $11.99/month after trial. Cancel anytime.

Arındırıcı 2: Sıçrayış
Arındırıcı 2: Sıçrayış
Arındırıcı 2: Sıçrayış
Ebook34 pages22 minutes

Arındırıcı 2: Sıçrayış

Rating: 0 out of 5 stars

()

Read preview

About this ebook

\"Bağımsız Polis Soruşturmaları Komisyonu'nda çalışan Roland Benito ve çalışma arkadaşı, acil bir çağrıya müdahale eden iki polis memurunu sorgulamaya giderler. Bir hapishane gardiyanı dördüncü kattaki dairesinin penceresinden atlayarak intihar etmiş, polisler ise daireden gelen gürültü için yapılan şikayetten dolayı olay yerine gitmiştir. Dışarıdan bakıldığında şüpheli bir durum görünmez, ama gardiyanın Roland’ın torununun en yakın okul arkadaşının babası olduğu ortaya çıkar. Ardından, gardiyanın çalıştığı hapishanede bir mahkumun öldüğüne ve gardiyanın kendisini tehdit altında ve gözetleniyor gibi hissettiğine dair söylentiler duyar. Olayın aslında bir intihar olmaması mümkün müdür? TV2 Doğu Jutland kanalından bir muhabir olan Anne Larsen bu ölümlerle ilgili haber yapmaktadır. Araştırmaları esnasında başka bir ölüm vakasına, araba kazasında ölen bir avukata denk gelir. Bütün bu ölümlerin kendi kızını öldürmekten hüküm giymiş ve müebbet hapis cezasına çarptırılmış Patrick Asp adlı mahkumla bağlantılı olduğunu, onun da gardiyanın çalıştığı hapishanede yattığını öğrenir.

Arındırıcı altı bölümlük bir eserdir.\"
LanguageTürkçe
PublisherSAGA Egmont
Release dateAug 28, 2019
ISBN9788726233612

Read more from Inger Gammelgaard Madsen

Related to Arındırıcı 2

Related ebooks

Related categories

Reviews for Arındırıcı 2

Rating: 0 out of 5 stars
0 ratings

0 ratings0 reviews

What did you think?

Tap to rate

Review must be at least 10 words

    Book preview

    Arındırıcı 2 - Inger Gammelgaard Madsen

    purchaser.

    Arındırıcı

    Bölüm 2:6

    Sıçrayış

    Roland Benito ve Mark Haldbjerg Horsens’ten çıkıp Aarhus’taki ana tren istasyonuna vardığında güneş çoktan doğmuştu.

    Mark, Bu oldukça basit bir acil durum gibi gözüküyor. Gördüğüm kadarıyla cinayete dair herhangi bir delil yok. Bu iki memurun da maktulün ölümünde bir rolü varmış gibi durmuyor, dedi. Bu cümleleri, 4. kattaki dairesinin penceresinden atlayarak intihar etmiş olan hapishane gardiyanı Julius Habekost’un yaşadığı binadan çıktıklarından bu yana süregelen sessizliği bozmuştu.

    Belki de, gürültü şikayetiyle polis çağıran bayanla koridorda konuşan George Marsh’ın, Leif Skovby’nin daireye yalnız girmesine neden izin verdiğini etraflıca düşünmeliyiz, ne dersin?

    diye devam etti Mark, yorgun gözlerle gülümseyerek.

    Roland da gülümseyerek karşılık verdi: Kadın konuşmaya bir başladı mı kaçmak kolay olmuyor. Kendimiz şahit olduk buna. Bahsi geçen 80 yaşlarındaki dul Asta Bernt renkli bir kişiliğe sahipti. Matador adlı eski diziden fırlamış gibiydi, ama yaşlı kadın karakterlerden hangisine daha çok benzediğine karar veremiyordu. Belki de bu benzerlik, evinin bu dizinin setine çok benzer şekilde dekore edilmiş olmasından ötürü aklına gelmişti. Kadının evindeki rengarenk duvar kağıtları ve kasvetli perdeler, dizinin geçtiği 1930’larda çok modaydı.

    Kadın birçok kez, sese karşı pek duyarlı olmadığını ve normalde gürültü sebebiyle polisi aramayacağını, ancak o gün daireden gelen seslerin kötü bir şeye işaret ettiğinden neredeyse emin olduğunu belirtmişti. Bir şey yere düşüp kırılmıştı ve kendisi Julius Habekost’un kapısını çaldığında kimse açmamıştı. Üstelik kimsenin girip çıktığını da görmemişti. Memurlar ona komşusunun pencereden atladığını ve anında yaşamını yitirdiğini söylemişti. Kadın en güçlü görgü tanığıydı, çünkü bütün olay boyunca enselerindeydi. Tek bir durum dışında: Leif Skovby kapıyı tekmeleyerek kırdığı ve daireye girdiği zaman tek başınaydı.

    Mark, Gürültü hakkında yalan söylüyor olabilir. Bir şey devrilmiş veya kırılmış gibi görünmüyordu. Söz ettiği gibi bir karmaşa da yoktu. Her iki memur da dairenin baştan beri düzenli olduğunu söyledi, dedi, gözlerini ovuşturarak.

    Roland da uykusunun gelmeye başladığını hissediyordu.

    "Bunu ben de biraz kafa karıştırıcı buldum. Belki de gürültü

    Enjoying the preview?
    Page 1 of 1