Koyu Mavi Hikayeler

By AKIN ERGIN

Koyu Mavi Hikayeler, farklı kültürlerden ve farklı felsefi akımlardan meydana gelmektedir. Ancak hepsi, insanlığın evrensel sorularına yanıt aramak için yapılmış derin düşünceleri yansıtmaktadır. Her biri, okuyucunun kendi düşüncelerini, inançlarını ve değerlerini sorgulamasına teşvik eden öğretici hikayelerdir.

• Language: Türkçe
• Publisher: AKIN ERGIN
• Release date: Jun 17, 2023
• ISBN: 9798223329855

AKIN ERGIN

AKIN ERGIN is Writer and Musician. Born in Istanbul-Beyoglu

Book preview

Önsöz

Bu kitap özellikle çocuklara, gençlere ve yetişkinlere hayatı sorgulamaları ve olaylara farklı açıdan bakarak objektif bakış açısı geliştirmeleri, farkındalıklarını arttırmaları ve empati duygularını geliştirebilmeleri için tarafımca yazılmış ve seçilmiş orjinal hikayelerden ve özdeyişlerden oluşmaktadır.

Her yaştan insanın kişisel gelişimine katkı sağlayacak düzeyde yazılan Koyu Mavi Hikayeler kısa ve öz, sebep ve sonuca dayalı aynı zamanda eğlenceli, öğretici ve teşvik edici birçok gerçek ve kurgu hikayeden ve felsefi sözler dizisinden oluşmaktadır.

Felsefi hikayelerin bir çoğu her nekadar öğüt veren argümanlar ve çözüm yolları içerse de aynı zamanda onlar birer sorgu dominosudur, gençleri ruhsal kölelikten kurtarmak, onlara eleştirel düşünce aşılamak, özgür iradeleri ile kendilerini ve dünyayı keşfederek gerçek potansiyellerine ulaştırabilmek için gereklidir.

Bu hikayeler, farklı kültürlerden ve farklı felsefi akımlardan meydana gelmektedir. Ancak hepsi, insanlığın evrensel sorularına yanıt aramak için yapılmış derin düşünceleri yansıtmaktadır. Her biri, okuyucunun kendi düşüncelerini, inançlarını ve değerlerini sorgulamasına teşvik eden öğretici hikayelerdir.

Umarım bu kitap, sizlere eğlenceli bir okuma deneyimi sunarak ilham ve düşünce derinliği verir.

Keyifli okumalar dilerim.

Varoluşun Keşfi

Bölüm 1: Karanlıkta Uyanış

Gözlerimi açtığımda her yer karanlıktı. Başımın etrafındaki havayı koklayabilirdim, ama gözlerimle göremezdim. Ayaklarımı hareket ettirmek istedim, ancak bedenimdeki herhangi bir hareketi hissetmedim. Tamamen hareketsizdim, tıpkı kendi bedenimin tutsağıymışım gibi.

Nerede olduğumu anlamaya çalışırken, karanlıkta bir ses duydum: Merhaba.

Ses bana yabancı değildi, ama kim olduğunu hatırlayamıyordum. Kim var orada? diye sordum.

Benim adım Varlık. Sen de Varolmuşsundur. dedi ses.

Varlık? Varolmuş? Bunlar ne anlama geliyordu? Neredeyim? diye sordum.

Burası, Düşünce Bölgesi. Burada, varoluşun gerçek doğasını keşfetmek için kendini keşfetmelisin. dedi ses.

Aklımı toplamaya çalıştım ve düşündüm: Bu bir rüya mı? Hayır, daha farklı bir şey olmalı. Ama buraya nasıl geldim?

Buraya, varoluşunun gerçek doğasını araştırarak geldin. Senin gibi birçok kişi burada keşif yapmak için geldi. Ama çoğu, kendilerini keşfetmek yerine buradan kaçtı. dedi. Ne diyorsun? diye sordum.

Kendini keşfetmek, gerçek varoluşunu anlamaktır. Ancak birçok insan, varoluşlarının gerçek doğasına bakmak yerine, gerçekle yüzleşmek yerine kaçarlar. Kendi varoluşlarını kabul etmektense, kendilerine bir şeyler uydururlar. Ama sen buradasın, varoluşunun doğasını araştırmak isteyen az sayıdaki kişiden birisin. dedi ses.

Kendimi keşfetmek? Varoluşumun gerçek doğasını anlamak? İlginç bir düşünceydi. Ama bunun nasıl mümkün olabileceğini anlamıyordum. Nasıl yapabilirim? diye sordum.

Öncelikle, kendine dürüst olmalısın. Kendi varoluşunu kabul etmeye hazır mısın? dedi ses.

Kendimi kabul etmeye hazır mıydım? Bunu gerçekten bilmiyordum. Ama her şeyi anlamak için cesaretli olmak gerektiğini biliyordum. Evet, hazırım. dedim.

Bölüm 2: Gerçek Benliği Keşif

Sadece sessizlik vardı. Ama içimde bir şeyler değişmeye başlamıştı. Kendimi tanımak için kendime sorduğum sorulara cevaplar bulmaya başlamıştım. Ne istediğimi, kim olduğumu, ne yapmak istediğimi ve ne yapmak istemediğimi anlamaya başlamıştım. Her şey netleşmeye başladı.

Bir süre sessizce düşündükten sonra, tekrar konuştuğunu duydum: İşte bu, doğru yönde ilerliyorsun. Şimdi kendini tamamen kabul etmeye hazır mısın?

Bir an tereddüt ettim, ancak sonra kararımı verdim: Evet, kendimi tamamen kabul ediyorum.

Ses devam etti: O zaman, gerçek benliğini keşfetmek için hazırsın. İlk olarak, seni sen yapan şeyleri düşün. Kim olduğunu belirleyen özellikler nelerdir?

Kendimi tanımlamaya başladım: Ben, bir insanım. Benim adım XYZ. Benim hayatta kalmamı sağlayan ihtiyaçlarım var - yemek, su, barınak. Benim ailem var, arkadaşlarım var. Ayrıca birçok ilgi alanım var - müzik, spor, yazma.

Çok güzel, ama seni sen yapan şeyler bunlar değil. dedi ses. Seni sen yapan şey, bu özelliklerin ötesinde olan bir şeydir. Senin gerçek benliğin, senin özün.

Özüm mü? diye sordum. Nasıl bir şeydir?

Özün, senin kendin oluşundan kaynaklanan, değişmeyen bir şeydir. Düşüncelerin, duyguların, fiziksel özelliklerin, her şey geçicidir. Ama özün, her zaman seninle birlikte kalır. Kendini keşfetmek, özünü keşfetmektir. dedi ses.

Özümü keşfetmek. Bu kavram benim için yeni ve gizemliydi. Ama aynı zamanda heyecan vericiydi. Nasıl keşfedebilirim? diye sordum.

Ses cevapladı: Birçok yol var, ancak en önemlisi, sessizliği bulmak. Meditasyon yapmak, doğada zaman geçirmek, sanat yapmak, her şey özünü keşfetmek için bir araç olabilir. Ama en önemlisi, kendine dürüst olmak ve içindeki sese kulak vermek.

Bölüm 3: Varoluşsal Kriz

Ses sessizliğe gömülmüştü ve ben kendi kendime düşünmeye devam ediyordum. Kendimi tanımaya çalışıyordum, ama bir noktada, kendimi hiç tanımadığımı fark ettim.

Bu düşünce beni korkuttu ve bir an panikledim. Kim olduğumu bilmiyordum, ne yapmak istediğimi bilmiyordum, neye inandığımı bilmiyordum. Kendimi yitirmiştim.

Ses yeniden konuştu: Bu, varoluşsal kriz olarak bilinen bir şeydir. Kendini kaybettiğin ve gerçek anlamını aradığın bir zaman. Ama bu bir fırsattır. Kendini yeniden keşfetmek için bir fırsat.

Söyledikleri doğruydu. Kendimi yeniden keşfetmek için bir fırsat olabilirdi. Ama nasıl?

Ses devam etti: Kendine sorular sormakla başlayabilirsin. Ne istiyorsun? Ne amaçla yaşıyorsun? Hangi değerlere inanıyorsun? Kimlerle bağlantı kurmak istiyorsun? Kendini tanımlayan şeyler nelerdir?

Soruları sormaya başladım ve cevaplar aramaya başladım. Her soru daha fazla soru doğurdu ve ben kendimi sonsuz bir labirentin içinde kaybolmuş gibi hissettim. Ama sonunda, bir şeylerin aydınlandığını hissettim.

Kendime, Ben birçok şeyim, ama her şeyden önce ben bir varlığım. Yaşamak istiyorum, keşfetmek istiyorum, öğrenmek istiyorum. dedim.

Ses devam etti: Harika bir başlangıç. Kendini tanımlayan özellikleri değil, kendini tanımlayan duyguları ve değerleri buldun. Bu senin özün.

Bölüm 4: Özünü Yaşamak

Kendimi yeniden keşfettikten sonra, hayatımın geri kalanını özümü yaşamakla geçirmeye karar verdim. Daha önceki hayatım boyunca, birçok şeyi yapmak zorunda hissettim. Ama artık sadece kendi iç sesimi dinleyecektim.

Ses bana özümü yaşamak için bazı önerilerde bulundu. Doğayla bağlantı kurmak, yaratıcı olmak, meditasyon yapmak, kendimi başkalarının yerine koymak, yeni deneyimler yaşamak, kendimi geliştirmek gibi şeyler.

Bu önerileri takip etmeye başladım ve hayatımın daha anlamlı olduğunu hissettim. Artık kendimi her zaman tatmin etmek zorunda değildim, ancak kendimle barışık olmalıydım. Kendimi özgürleştirdim ve kendim olmak için izin verdim.

Ses son