Güvenlik Mi Dediniz
()
About this ebook
Havaalanlarındaki güvenlik kontrollerinden başlayarak yaşadığımız dünya düzenine farklı bir bakış ve öneriler.
Z.G. De Vincentiis
I am a three times round-the-world traveller and writer. I hold a Masters degree in Mechanical Engineering, dropout from PhD. In 2001, after teaching at the university for ten years, I set out on a 15 months overland world tour. Seven years later, I did another world tour, this time by sea- lasting a year, where I met my Italian husband. Seven more years later came another world tour, this time as a family with our then 3.5-years-old daughter, “Around the World in 99 Days”.Travelling the world so extensively gave me first-hand knowledge of places and an overall view of the world. I became obsessed with borders, security, justice, human behavior, anything related to world affairs. I feel I belong everywhere and nowhere. In 2016, I started a mission to go to every country and I have travelled to 152 countries out of 195. (193 UN countries plus 2 observer states.)I write because “Looking for words, you find thoughts." I live life so that it would make a good story. So far, not so bad.
Read more from Z.G. De Vincentiis
Tales of the Moon Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsSecurity? Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsTwo Drops of Smiles Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsVirazon Rating: 0 out of 5 stars0 ratings
Related to Güvenlik Mi Dediniz
Related ebooks
Örnek Hayatlar Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsKadın Olmak Rating: 5 out of 5 stars5/5Zamanı Gelen Sevmeler Rating: 5 out of 5 stars5/5Allah'ın Detay Sanatı Rating: 3 out of 5 stars3/5Günümüz Cahiliye Toplumunun Adı Konmamış Karanlık Dini: Adamlık Dini Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsAmanda’s Dream Amanda’nın Hayali: English Turkish Bilingual Collection Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsFelsefe-i Ferd Rating: 4 out of 5 stars4/5Sin Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsAllah’ın Renk Sanatı Rating: 0 out of 5 stars0 ratings20 Soruda Evrim Teorisinin Çöküşü Rating: 2 out of 5 stars2/5Hayatın Yönü Rating: 0 out of 5 stars0 ratings14 Şair 2 Şiir: Sevgililer Gününe Özel Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsYoldakiler Rating: 5 out of 5 stars5/5Amanda ve Kayıp Zaman Amanda and the Lost Time: Turkish English Bilingual Collection Rating: 5 out of 5 stars5/5Kirlenmek istemeyen küçük yabandomuzu Can'ın hikayesi. Türkçe-İngilizce. / The story of the little wild boar Max, who doesn't want to get dirty. Turkish-English.: "Uğurböceği Sevgi" kitap- ve sesli kitap dizisinin 3. kitabı / Number 3 from the books and radio plays series "Ladybird Marie" Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsHayat Çıkmazı: Yeni Bir Yaşam İçin Öze Yolculuk Rating: 5 out of 5 stars5/5Hastalıklar & Remediler Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsArabs in Turkish Political Cartoons, 1876-1950: National Self and Non-National Other Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsNeReDeN Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsThree Articles on Metaphor Society for Pure English, Tract 11 Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsMemoirs of a Fraudster: Confessions Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsBaby Girl Book 3: City by the Bay Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsPretty Little Killer Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsSustain Rating: 4 out of 5 stars4/5The Halfway House Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsDarkest End: Darkest end, #1 Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsWes Parker: Monster Hunter (Volume Three) Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsNaked Rating: 4 out of 5 stars4/5An Insomniacs Dream Rating: 0 out of 5 stars0 ratingsTime Bomb: A Policeman's True Story Rating: 3 out of 5 stars3/5
Politics For You
The Real Anthony Fauci: Bill Gates, Big Pharma, and the Global War on Democracy and Public Health Rating: 4 out of 5 stars4/5The Devil's Chessboard: Allen Dulles, the CIA, and the Rise of America's Secret Government Rating: 5 out of 5 stars5/5Gaza in Crisis: Reflections on the U.S.-Israeli War on the Palestinians Rating: 4 out of 5 stars4/5The Madness of Crowds: Gender, Race and Identity Rating: 4 out of 5 stars4/5Nickel and Dimed: On (Not) Getting By in America Rating: 4 out of 5 stars4/5The Republic by Plato Rating: 4 out of 5 stars4/5Son of Hamas: A Gripping Account of Terror, Betrayal, Political Intrigue, and Unthinkable Choices Rating: 4 out of 5 stars4/5Capitalism and Freedom Rating: 4 out of 5 stars4/5The End of the Myth: From the Frontier to the Border Wall in the Mind of America Rating: 4 out of 5 stars4/5On Palestine Rating: 4 out of 5 stars4/5This Is How They Tell Me the World Ends: The Cyberweapons Arms Race Rating: 4 out of 5 stars4/5How to Hide an Empire: A History of the Greater United States Rating: 4 out of 5 stars4/5The Gulag Archipelago [Volume 1]: An Experiment in Literary Investigation Rating: 4 out of 5 stars4/5Blackout: How Black America Can Make Its Second Escape from the Democrat Plantation Rating: 4 out of 5 stars4/5Killing the SS: The Hunt for the Worst War Criminals in History Rating: 4 out of 5 stars4/5The Parasitic Mind: How Infectious Ideas Are Killing Common Sense Rating: 4 out of 5 stars4/5The Cult of Trump: A Leading Cult Expert Explains How the President Uses Mind Control Rating: 3 out of 5 stars3/5Freedom Is a Constant Struggle: Ferguson, Palestine, and the Foundations of a Movement Rating: 4 out of 5 stars4/5Ever Wonder Why?: and Other Controversial Essays Rating: 5 out of 5 stars5/5Closing of the American Mind Rating: 4 out of 5 stars4/5Daily Stoic: A Daily Journal On Meditation, Stoicism, Wisdom and Philosophy to Improve Your Life Rating: 5 out of 5 stars5/5Hope in the Dark: Untold Histories, Wild Possibilities Rating: 4 out of 5 stars4/5The Great Reset: And the War for the World Rating: 4 out of 5 stars4/5Why I’m No Longer Talking to White People About Race: The Sunday Times Bestseller Rating: 4 out of 5 stars4/5The Humanity Archive: Recovering the Soul of Black History from a Whitewashed American Myth Rating: 4 out of 5 stars4/5The Girl with Seven Names: A North Korean Defector’s Story Rating: 4 out of 5 stars4/5A Letter to Liberals: Censorship and COVID: An Attack on Science and American Ideals Rating: 3 out of 5 stars3/5
Reviews for Güvenlik Mi Dediniz
0 ratings0 reviews
Book preview
Güvenlik Mi Dediniz - Z.G. De Vincentiis
GÜVENLİK Mİ DEDİNİZ?
veya
"Hipnotize edici bu dünyada yaşamak
ve hayatınızı gerçek sanmak"
Z. G. De Vincentiis
IMPACT BOOKS
Copyright © 2015 - Z. G. De Vincentiis
Smashwords Edition
İçindekiler
Bölüm I
Her şey su ile başlar
Her şey güvenlik
le devam eder
Geri Evde: Kopenhag Havaalanı Internet Sitesi
Papatya Falı: İşe yarıyor, yaramıyor?
Bekçi Bekçi, Her Yerde Bekçi
Sonraki Hayat
Ertesi hafta... Hikâyelere Devam
Emrinize amade(mi)yiz?
Valiz Cerrahları
En Haşmetli Tiyatro
Sonuçlar
Elle Aranmayı İsteme (Opting Out)
Bir şeyler yapmak
Biraz temiz hava almak için konuyu azıcık dağıtalım
Rasyonel irrasyonele karşı- Kim kazanacak?
Anarşi
Ölmek: Alçakta mı Yüksekte mi?
Tersine işleyen dünya
Güncelleme
Bölüm II
Terörizm Üstüne
Yanlış Sınıflandırma Kurbanı
Öldürmeye Karşı Savaş
Nedenini Keşfettim!
Her ne pahasına olursa olsun
mu?
Hayat bir Rüya...
BÖLÜM I
Her şey su ile başlar
Kadın beni uyarma ihtiyacı duydu! Bu normal bir prosedür değil, bir dahaki sefere biniş kartını yanına al.
Tüylerim diken diken oldu. Biniş kartım olmadan su satın aldığım için kabahat işlemiş bir çocuk gibi azarlanmak zorundayım yani! Birinin dediği gibi bu ruhsatlı haydutlar
a bir tomar para bağışında bulunmaya zorlanmam, 15 sentlik bir şeye on misli para ödemek zorunda bırakılmam yetmiyormuş gibi! Kayıt etmeleri lazım.: Kim ne satın almış.
Evet, bu tür şeyler beni dehşete düşürüyor. Olanları anlattığımda birçok insanın bana Aman ne var, ne kadar abartıyorsun
diyeceğini bilmek ise daha da dehşete düşürüyor. İnsanların bu tarz şeyleri çok doğal görüyor olmaları, tepkisizlikleri. Olay şöyle gelişti:
Susamıştık. (Ama havaalanındayken susamıştık. Kabahatimiz buydu.) Su satın almak için makine yoktu etrafta. Kafamı uçuş kapımızın önündeki büfenin kasasına çevirdim. Upuzun bir sıra vardı. Tam öğle vakti olduğundan ve insanlar yiyecek ısmarladıklarından su almam asırlar sürecekti. Bunun üzerine gerideki dükkânlardan birine gitmeye karar verdim. Seri adımlarla yürüdüm, baktım ve bir yer buldum. İki şişe su aldım, kasaya yöneldim. Sırada hiç kimse yoktu. Kadın biniş kartımı istedi. Kocamla bıraktığımı ve kapının uzak olduğunu söyledim. Kadın Peki o zaman
demedi ve dikkatini birkaç atıştırmalık satın almak için yanaşan genç bir Asyalı kıza çevirdi. Kızın biniş kartı vardı. Su için tam bozuk param olduğundan, kıza suyu benim için alabilir mi diye sordum, parasını ona verirdim. Kız pek anlamadı ama peki dedi. Buna rağmen, kasiyer benim uzattığım suları almadı ve sadece kızın işini gördü. Bekledim. Kız hesabı ödedi, ama yürüyüp gitmedi. Çantalarını yerleştiriyordu. Su satın almak için bana biniş kartını ödünç verebilir mi diye isteğimi yineledim. Verdi. İlk kasiyer beni görmezlikten ve duymazlıktan gelip bir başka müşteriye geçtiğinden diğer kasiyere uzattım. Bu kasiyer yaptı, bana su sattı. Kendi biniş kartım olmadan! Ama dediğim gibi, beni azarlayarak ve cici kızlar gibi kartımı her zaman yanımda taşımam gerektiğini tembihleyerek. Avazım çıktığı kadar KENDİNİZE GELİN!
diye haykırmak istiyorum.
Alkol bile değil. Yani, id est, gümrüksüz almakta sınırlı olduğunuz bir şey değil. Ayrıca, ben onu bile bir başkasına yapmıştım. Tanımadığım birine. Önümdeki adam şişelerce alkol satın alıyordu, kasiyer ona limiti aştığını söyledi, ben de olaya müdahil olup eğer isterse benim biniş kartıma yazdırabileceğini söyledim. Ooo ne kadar büyük bir suç işlemişim meğer. Kabul ediyorum, pişmanım. Bana ne yapacaksanız yapın, cezamı çekmeye hazırım. Bir daha yapma
diye bir azarlama mı? Ciddi caydırıcı bir şey bulsanız iyi edersiniz çünkü üzgünüm ki yine olsa yine yaparım. Tüm gücümle Kendinize gelin!
diye haykırmak istiyorum.
Yalan, her şey güvenlik
le başlar
Roma Fiumicino Havaalanı'ndayız... Üç yaşındaki kızımın metal dedektörlerden geçmeyip elle aranmasını talep ettim. Reddettiler. Eğer kabul etselerdi, ben paşa paşa geçecektim dedektörlerinden. Ama madem kızımı geçirtmediler, Ben de geçmem/geçmiyorum
dedim. Adam Bu durumda polise gideceksiniz
dedi.
Kocam, benim bu aramalara karşı tavrımı bildiğinden, Avrupa Birliği için çalışan bir arkadaşının gösterdiği yönetmeliği bastırıp yanına almıştı. Gerçi açıkça elle aranmayı isteme hakkın olduğu yazmıyor ama "Yolcular şu şekilde taranır:
(a) el yoklaması ile
(b) metal dedektör ekipmanından geçerek,"
diye tanımlanmış. O gitti elbette İtalyan polisi ile çene yapmaya. Ben kızımla eşyaların başında bekliyorum. Bekle bekle gelmez. Yahu,
dedim kendi kendime, Bileydim bu kadar uzayacak, geçerdim. Nerede bu adam?
10-15 dakika sonra geldi. Yanında polisle. Polis dediğim de, gençten bir çocuk. Masumane bir yüzü var.
Eee?
diye sordum kocama.
Kocam Tamam,
dedi. Bilgilerini alacaklar, dokümanlarının fotokopisini çekecekler, sonra geçirecekler.
Polis onu takip etmemi söyledi. İngilizce. Sıranın sonuna geldiğimizde biniş kartlarımızı ve kimliğimi istedi. O sırada başka bir erkek araya girdi. Güvenlik amiriymiş. Polisin aksine, benim öyle keyfe keder elle aranarak geçme isteğime katılmıyormuş. Biraz laf teatisinde bulundular, ama görünen o ki son söz polisin. Bana Burada bekleyin,
dedi ve gitti.
Polis elinde evraklarımla uzaklaşırken, güvenlik amiri yanıma yanaştı. İtalyanca bilip bilmediğimi sordu. Biraz,
diye cevapladım. İngilizce bildiğine eminim, ama ya konuşmak için kendine güvenmiyordu, ki bu durumda uluslararası bir havaalanında o pozisyonu işgal etmemeli, ya da benimle tercih ettiğim aşikâr dilde konuşacak kadar nazik değildi. Her neyse, Neden dedektörden geçmek istemediğinizi sorabilir miyim?
diye sordu. Sırf meraktan.
Hamile olabilirim,
diyerek geçiştirdim. Nitekim olabilirim de... Kime ne? Adama bu güvenlik
konusuna inanmadığımı, bunun fars olduğunu, bu aletlere ve güvenliğe
para harcamak yerine insana, dünyayı daha güzel bir yer haline getirmek için harcansa zaten bunlara hiç gerek kalmayacağını ve herkesin daha mutlu olacağını, tüm felsefemi anlatacak değildim. Anlayacağına ihtimal versem, denerdim belki ya.
Eğer herkes senin gibi yaparsa burası tıkanır,
dedi. Maksat o
dememek için kendimi zor tuttum. Aslında çok da zor olmadı çünkü İtalyanca konuşmaya devam ediyordu; ben de yarım yamalak İtalyancamla cevap vermek istemedim. İnsan kendini düzgün ifade edemezse söylediği ne kadar anlamlı da olsa salak gibi duruyor. Zaten adamı taktığım da yoktu.
Amerika'da yapıyorlar,
dedim.
Oranın düzeni başka.
E o zaman sen de düzenini o şekilde kur, bana ne?
Polis gideli epey bir süre olmuştu. Adam şimdi kocamla konuşuyordu ve bir şey söylemeye kalktığımda dahi beni dinlemeye hevesli durmuyordu. Sadece nasıl aile adamı olduğunu, çocukları önemsediğini ve üç yaş altındakilerin bıngıldakları tam kapanmamış olabileceğinden ve dedektörler zararlı olabileceğinden onları yan taraftan geçirdiğini anlatma derdindeydi. Görev yaptığı 14 sene boyunca birinin sadece istek üzerine elle-arama talebinde bulunmasının ilk olduğunu da söyledi.
Polisin bunca zaman ne yaptığını merak etmeye başlamıştım doğrusu. Sabıka kayıtlarımı mı inceliyordu! (Uzun bir listem var ya ;) Her neyse, nihayetinde geldi. Kartlarımı geri verdi, genç bir kadına elle-aramayı yapabileceğini söyledi, bana iyi uçuşlar diledi ve gitti.
Kadın bizi bir odaya aldı. Komik bir el yoklamasıydı. Amerika'daki gibi alışık olmadıklarından bu insanlar nasıl el yoklaması yapacaklarını bilmiyorlar. Orada, her şey belirlenmiş. Nerene dokunacaklarını filan sana söylemeleri gerekiyor. Tabii bana sorarsanız aptal bir prosedür. Ama yine tabii, insanların biri onların beklemedikleri bir yerlerine dokunmasından endişelenmelerini veya irkilmelerini anlayabiliyorum.
Gerçi kimisi de bu nerene dokunacaklarını anlatmalarını daha korkunç buluyor. Özellikle de aşırıya kaçarlarsa... Her hareketini önceden planlamış ve teker teker uygulamaya koyarken doyuma ulaşan bir cinsel sapık gibiydi sanki,
diye tanımlamış bir yolcu.
Her neyse, kadın hafifçe orama burama dokundu, Lara'yı da aynı şekilde aradı ve olay bitmiş gibi durdu. Biz tam ayrılmak üzereyken Bir saniye
dedi birden bir şey hatırlayarak. Bir kâğıt aldı ve şöyle bir ellerimin üstüne sürdü. Bu uyuşturucu için miydi veya barut tozu gibi bir şey için mi? Eğer bunları vücudumda bir yere saklamış olsam nasıl bulacaklardı, metal dedektörden geçsem nasıl saptayacaklar bilmiyorum. Neyse, serbest bırakıldık.
O noktadan sonra öncesinde olduğundan daha fazla güvenlik yok. Yok işte, yok!
Ada kafasında bu insanlarla konuşuyordu uçuş sırasında. Bakın, ben normal bir insanım. Ve kimseye sizin olduğunuzdan daha fazla tehdit oluşturmuyorum. Hatta aslına bakarsanız, elinde silah olan sizsiniz. Ve silahı elinizde tuttuğunuza göre ve dahi bana emirler yağdırıp beni arama hakkını kendinizde bulduğunuzdan/gördüğünüzden, buyrun, arayın beni. Ama bana bir dedektörden geçmemi söylemeyin. Bunu öylesine uzun zamandır yapıyorum ki. Artık bıktım. Sizden de bıktım ama gözüken o ki neredeyse tüm dünya size inanıyor, bu nedenle de sizden kurtulma şansım hiç yok gözüküyor.